Ayın Konusu
Çocuğunuzu güneşten koruyun!
Cilt kanserlerinin en önemli nedenlerinden biri, çocukluk döneminde güneş ışınları nedeniyle meydana gelen yanıklar ve yaşam boyu maruz kalınan kümülatif UV miktarı.
İSTANBUL - Güneş ışığının içindeki ultraviyole ışınları uzun süre güneşe maruz kalınması halinde cilt yanıklarına yol açıyor ve tekrarlayan cilt yanıkları ilerleyen yaşlarda cilt kanserine neden olabiliyor. Türk Dermatoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Nilsel İlter, 1970’li yıllardan bu yana en ciddi cilt kanseri olan melanoma görülme sıklığının dünyada % 150, aynı dönemde melanomadan ölüm vakalarının ise % 44 arttığına dikkat çekerek diğer cilt kanseri tiplerinin de katlanarak arttığını ifade etti.
Bir insanın tüm yaşamı boyunca aldığı ultraviyole (UV) ışınlarının yarısından fazlasını çocukluk çağında aldığını kaydeden Prof. İlter, çocukluk döneminde dışarıda geçirilen sürenin fazla olmasının bu riski artırdığını söyledi. Cilt kanserinden korunmanın en iyi yolunun cilt yanıklarını önlemek olduğunu belirten İlter, geç yaşta ortaya çıksa bile melenomanın çocuklukta meydana gelen güneş yanıklarına bağlı gelişebildiğini kaydetti.
Özellikle açık tenli çocukların güneşe karşı daha dikkatli olmaları gerektiğini vurgulayan Prof. İlter, güneş ve cilt sağlığı arasındaki ilişkinin çocukluk çağından itibaren nasıl olması gerektiğini şöyle anlattı:
GÜNEŞ DOST MU DÜŞMAN MI?
“Güneş aslında hem dert hem deva diyebiliriz. Güneşin hepimiz için yaşamsal faydaları olmakla birlikte güneş ışınlarının ölümcül hastalıklara neden olabileceğini de biliyoruz. Özellikle büyüme ve gelişmede önemli etkisi olan D vitaminin en önemli kaynağı güneş ışınlarıdır ve kış aylarında el ve yüz bölgesinden alınan güneş bunun için yeterlidir. Güneşten faydalanma mutlaka belirli kurallar çerçevesinde olmalı. Çocuklarda güneşlenme süresi kadar güneşlenmenin yapıldığı zaman dilimi de önemlidir. Bu süre 15 dakikayı geçmemeli ve sabah 10:00’a kadar veya 16:00’dan sonra olmalıdır. Güneşin zararlı etkileri maalesef hızla ortaya çıkan ve masum olduğu düşünülen kızarıklık, kaşıntı, yanma, soyulma ve lekelerle sınırlı değil. Güneş ışınlarına sürekli ve yanlış maruziyetin ilerleyen yaşlarda deri kanseri, bazı cilt hastalıkları ve cilt yaşlanması gibi sorunlara neden olduğu unutulmamalıdır.”
Güneşin olumsuz etkilerinden korunmak için kullanılan ürünlerle ilgili merak edilen noktalara da değinen Türk Dermatoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Nilsel İlter’in sık sorulan sorulara verdiği cevaplar ise şöyle:
Çocuklar güneşten nasıl korunmalı, koruyucu ürünlerin zararlı etkileri var mı? Güneş kremleri; kimyasal ve fiziksel koruma sağlayanlar diye ikiye ayrılıyor. Kimyasal koruma sağlayan kremler, son derece kompleks kimyasallar içeriyor ve deri bu kimyasalları emiyor. Emilen kimyasallar, güneşe karşı bir kalkan oluşturarak zararlı ışınların derinlere ulaşmasını engelliyor. Fiziksel koruma sağlayan güneş koruyucular, piyasada 'mineralli' olarak da adlandırılan ürünlerdir ve cildin üzerinde örtü gibi beyaz bir tabaka oluştururlar. Bu tabaka, güneş ışınlarını bir ayna gibi geri yansıtarak cildi korur. Fiziksel koruyucuların, çocuklarda ve yüz bölgesinin korunmasında; kimyasal olanların ise vücut cildinin korunmasında kullanılması daha uygundur. Günümüzde hem fiziksel hem de kimyasal filtreleri birlikte içeren kremler de bulunmaktadır. Güneş kremlerinin koruyuculukları bilimsel olarak ortaya konulabiliyor ancak yan etkileri yani belirgin bir zararları olduğu konusunda bilimsel bir kanıt yok. |
Güneş ışınlarının yıllar içinde biriken olumsuz etkisi nasıl bertaraf edilebilir?
Güneşin zararlı etkilerinden korunmanın belki de en önemli yolu bu konuda bilinçli olmaktır. Zira çocukluktan itibaren bu bilinç ile büyüyen kişilerin zararlı etkilere maruz kalma ihtimali nispeten düşük olacaktır. Öte yandan uygun kıyafet ve aksesuar seçiminin yanı sıra güneşten koruyucu ürünlerin de doğru biçimde kullanımı güneş ışınlarının zararlı etkilerinden korunmada fayda sağlayacaktır.
Güneş koruyucuların doğru kullanımı nasıl olmalı?
Güneş koruyucular, güneşe maruz kalmadan en az 20 dakika önce sürülmeli, terleme varsa hassas bölgeler için 2 saat aralıklarla tekrarlanmalıdır. Suya girip çıktıktan sonra mutlaka tekrarlanmalı, ürün üzerindeki 'suya dayanıklı' ibaresi dikkate alınmamalıdır.
Güneş koruyucuların üzerindeki sayılar ne ifade eder?
15 faktörlü korumalar UV’den % 92 korurken, 30 faktör % 94, 50 faktör ise % 97 korur. Yani daha yüksek korumalara gerek yoktur. Güneşten korunmayı gerektiren bir hastalığı olmayan yetişkinler için 15-20 faktörlü korumalar yeterli olacaktır